Türk milleti, Süyümbike Hatun’dan beri tam dört buçuk asırdır Rus sömürgecilerinin kılıcı ve kurşunlarıyla can vermektedir. Sadece Osmanlı sahasında bile Ruslarla olan kanlı hikâyemiz asırları doldurmaktadır. Bakınız, Süleyman Nafiz Osmanlı Türklerinin Ruslarla olan kanlı hikâyesi karşısında neler söylüyor:
“Bugün hiçbir Türk ve Müslüman aile gösterilemez ki bir veya müteaddid evladı Moskova ile yapılan’ muharebelerinin birinde şehit vermemiş olsun! …”
Süleyman Nazif’in kaleme aldığı bu cümleyi bütün Türk dünyasına teşrnil edebiliriz.Meselenin boyutunu bu şekilde ortaya koyduktan sonra Türkistan’da, Sovyetler Birliği döneminde, 4 Ekim 1938’de aralarında önemli alim, yazar ve kanaat önderlerinin de olduğu 507 Özbek’i kurşuna dizerek öldürülmesini unutmamak için bir kez daha gündeme getireceğiz.
Sovyetler Birliği Yüksek Mahkemesi, 4 Ekim 1938’de Özbeklerin en önemli aydın ve yazarları hakkında ölüm kararı vermişti. Ölüm cezası alan 507 Özbek arasında önemli yazarlar Abdullah Kadiri, Abdurrauf Fırat ve Abdülhamit Çolpan da vardı.
Azatlık radyosuna konuşan siyaset uzmanı Enver Nazir, 1938 yılının 4 Ekim gününü halkının özgürlüğü ve bağımsızlığı için mücadele eden Özbek aydınlarının katliam günü olarak değerlendirdi. Nazir, konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:
“Bugün Abdullah Kadiri, Abdurrauf Fırat ve Abdülhamit Çolpan gibi milletimizin ünlü yazarları, bilim adamları ve siyasi liderlerinin yok edildiği bir gündür.
Bu kara günde Özbek dili ve medeniyetinin Sovyet rejimi standartlarına geçirilmesine karşı olan Rahim İnagamov, Rüstem İslamov, Feyzullah Rahimboev, Ekber İslamov, Sadullaxoca Tursunxojaev gibi siyaset ve devlet adamları da öldürüldü.
Bunların yanında Kayum Ramazan, Atacan Hoshimov, Majid Kadirov, Ziyo Saidov gibi edebiyatçılar, ilk Özbek gazetecilik uzmanı Gazi Alim Yunusov, ilk tarih uzmanı Polat Saliev de aynı gün hüküm okunur okunmaz şimdiki Taşkent’in Yunusabad ilçesi Aktepe zindanında kurşuna dizildiler.”
Tarihi verilere göre, 1930’lu yılların başından 1950’li yıllara kadar yaklaşık 20 yıl boyunca SSCB sınırları içerisindeki çeşitli milletlerden 3 milyon 778 bin 234 aydın tutuklandı ve onlardan 786 bin 98’i öldürüldü. Böyle tutuklanarak işkence gören ve katledilenler arasında Özbek halkının yüzbinlerce temsilcisi vardı.
2002 yılında Özbekistan’ın başkenti Taşkent’in Yunusabad ilçesinde “Şehitler Meydanı” kurulmuştu. Özbek tarihçilere göre bu tarihi anıt geçen yüzyılın 30’lu yıllarında “halk düşmanları” olarak öldürülen Özbek halkının vekilleri hatırasına yapılmıştı. Ancak daha sonra şimdiki Özbekistan hükümeti bu anıtın unutulması yönünde politikalar uyguladı.
Bu acımasız katliamda katledilenlerden biri de “Güzel Türkistan sana ne oldu” bestesinin şairi Abdülhamid Çolpan’dı.
Atilla Şimşek
Kaynak: facebook.com